DEPREM VE DOĞAL AFETLER SONRASI GELİŞEN TRAVMA SONRASI STRES BOZUKLUĞU VE RİSK FAKTÖRLERİ


EMİRZA E. G., BİLGİLİ N.

EU 1st INTERNATIONAL CONFERENCE ON ON HEALTH, ENGINEERING AND APPLIED SCIENCES, Bükreş, Romanya, 5 - 07 Mayıs 2023, ss.492-501

  • Yayın Türü: Bildiri / Tam Metin Bildiri
  • Basıldığı Şehir: Bükreş
  • Basıldığı Ülke: Romanya
  • Sayfa Sayıları: ss.492-501
  • Ondokuz Mayıs Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

Doğal afetler, yıkıcı etkileri olan ve aniden gelişen doğa olaylarıdır. Tüm doğal afetler arasında en büyük yıkıcı etkiye sahip ve sıklıkla meydana geleni depremlerdir. Depremler, insanlık tarihi boyunca pek çok ölüme ve yaralanmaya neden olmuş, hayatta kalanları da uzun travma sonrası stres bozukluğu (TSSB) da dahil olmak üzere bazı ruhsal sorunlarla baş başa bırakmıştır. TSSB, olağandışı tehditler veya yıkıcı olayların neden olduğu; afetlerden sonra en yaygın olarak görülen psikiyatrik bir bozukluktur. Bireyin zihninde olayın tekrarlanması, olayla ilişkili uyaranlardan ısrarla kaçınma, uyaranlara verilen tepkilere yönelik küntlük ve ayrıca stres tepkisini gösteren kalıcı semptomları içermektedir. Depremzedeler arasında TSSB insidansı %1,20 ile %82,64 aralığında değişmektedir. Bu değişkenlik, depremlerin şiddeti, mağdurların felakete maruz kalma derecesi, travma ortaya çıktıktan sonra TSSB değerlendirme süresi, mal kaybı ve yasın oluşup oluşmadığı gibi faktörlerle ilişkilendirilmiştir. Deprem ve doğal afetler sonrasında TSSB görülmesinde de çeşitli risk faktörleri bulunmaktadır. Bu risk faktörleri; hayatta kalanların temel özellikleri, travmaya yönelik özellikler ve travma sonrası özelliklerden oluşmaktadır. Hayatta kalanların yaş, cinsiyet, eğitim, evlilik, dini inanç, etnik köken ve önceki travmanın varlığı temel özellikleri; hastalık öyküsü, göçük altında kalma, korku, yaralanma, yaralanma/ölüme tanıklık ve kayıp travmaya yönelik özellikler; sosyal destek, işsizlik, mal kaybı, hasarlı ev ve kurtarmayı içeren durumlarda travma sonrası özellikleri içermektedir. Doğal afetlerden sağ kurtulan yaklaşık 4 kişiden 1'inin TSSB tanısı aldığı görülmektedir. Dolayısıyla bu durum, doğal afetlerin hayatta kalanların ruh sağlığı üzerinde büyük bir etkisi olabileceğinin önemli bir kanıtıdır. Bu nedenle, etkili psikolojik müdahalelerin planlanabilmesinde gelecekteki çalışmaların, deprem ve doğal afetlerden sonra TSSB için olası risk faktörlerin daha fazla araştırılması önerilmektedir. Anahtar Kelimeler: Deprem, afet, travma sonrası stres bozukluğu, risk faktörleri