TÜRK KÜLTÜRLERİNDEKİ GELENEKSEL OYUNLAR VE SPORLARA YÜZEYSEL BİR BAKIŞ


GÜL M., UZUN R. N., ÇEBİ M.

Turkish Studies (Elektronik), cilt.13, sa.26, ss.655-671, 2018 (Hakemli Dergi) identifier

  • Yayın Türü: Makale / Tam Makale
  • Cilt numarası: 13 Sayı: 26
  • Basım Tarihi: 2018
  • Doi Numarası: 10.7827/turkishstudies.14386
  • Dergi Adı: Turkish Studies (Elektronik)
  • Derginin Tarandığı İndeksler: TR DİZİN (ULAKBİM)
  • Sayfa Sayıları: ss.655-671
  • Ondokuz Mayıs Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

Geleneksel oyunlar-sporlar olarak adlandırılabilen faaliyetlerin,Türklerin sosyal hayatlarında önem teşkil ettiği ifade edilebilir.Dolayısıyla çalışmada, Türk kültürünün tanınan faaliyetleri arasındayer alan atlı cirit, çevgen, kök böri, mangala, âşık oyunları ve güreş(yağlı, şalvar ve aba güreşi), sporların ve oyunların Türk kültürlerindekiyerine yüzeysel bir bakış açısı ile bakılmak amaçlanmıştır. Araştırmadaliteratür taraması yapılmıştır. Ayrıca ilgili yayın ve sosyal ağ erişimplatformların da ki kaynakların taraması gerçekleştirilmiştir. Gerek atüzerinde gerekse atsız şekilde Türk kültüründe yer alan gelenekselsporların-oyunların oldukça köklü geçmişe sahip olduğu ifade edilebilir.Ayrıca söz konusu sporlar ve oyunlara zamanın ileri gelen insanları yada halkı tarafından yüksek itibar gösterildiği belirtilebilir. Öyle kiSelçuklu Hükümdarı Alâeddin Keykubad’ın atlı cirit, Sultan AlpArslan’ın ise çok iyi çevgen oyuncusu olduğu ifade edilebilir. DahasıOsmanlı Devleti hükümdarlarının yabancı misafirlere atlı ciritmüsabakasını izletmekten gurur duyduğu söylenebilir. Türk örf veadetlerini sembol nitelikteki söz konusu sporlardan atlı ciritte, rakibeyaklaşan ya da onu sıkıştıran bir sporcunun, rakibine cirit atmadığıifade edilebilir. Ayrıca ahlaki kurallara zarar verebileceği düşüncesiyle,aba güreşinde, özellikle müsabakayı kaybeden güreşçinin üzerindekiabayı gelişi güzel fırlatmasının kesinlikle yasak olduğu belirtilebilir.Yüzyıllardır yapıla gelen geleneksel sporlar-oyunların bir kültür mirası olduğu söylenebilir. Öyle ki 2010 yılında Kırkpınar Yağlı PehlivanGüreşleri’nin, 2013 yılında ise çevgen oyununun UNESCO’nun “SomutOlmayan Kültürel Miras” listesine girdiği ifade edilebilir. Uygulanış veadlandırma olarak farklılıklar içeren söz konusu oyunlar-sporların Türkgençlerine yaygın olarak tanıtılması ve de benimsetilmesinin sözkonusu kültür değerlerinin yaşatılması adına önem arz ettiğiunutulmamalıdır.
It can be stated that the activities which can be named as traditional games-sports were of importance in the social life of the Turkic people. Thus, it is aimed to approach the place of such sports- games as Jereed, Chovqan, Kokborı, Mangala, Ankle Bone Shooting games and Wrestling (oil, shalwar and aba wrestling), which are amongst the recognized Turkic cultural activities in Turkic cultures from a superficial point of view in this study. A literature review was conducted in the study. In addition, relevant publications and sources obtained from social network platforms were reviewed. It can be noted that the traditional sports-games in Turkic cultures, performed whether on horseback or without horses, have a deep-rooted history. In addition, the sports and games in question can be expressed to be respected by the notable persons or the public of the time. For instance, it could be highlighted that Seljuq Sultan Alâeddin Kayqubad was very good in Jereed while Sultan Alp Arslan in Chovqan. Moreover, rulers of the Ottoman Empire were proud to show Jereed competitions to the foreign guests. In Jereed, one of the symbolic sports of Turkic traditions, a sportsman who approached to or outmaneuvered his competitor did not throw javelin at him. Furthermore, in Aba wrestling, it was strictly forbidden especially for the defeated wrestler to negligently throw his aba due to the belief that it would harm the moral principles. It can be claimed that the traditional sports-games, which have been played for centuries, are cultural heritages. For instance, Kırkpınar Oil Wrestling Festival and Chovqan were inscribed on the list of "Intangible Cultural Heritage" by UNESCO in 2010 and 2013, respectively. It should be noted that Turkish youth should be well acquainted with and adopt the stated games-sports differ in their practice and names in order to keep these cultural values alive.