Mennan H. (Yürütücü)
TÜBİTAK Projesi, 2023 - 2024
Amaranthus
palmeri S. Watson Türkiye'de ilk kez 2016 yılında
rapor edilmiş ve meyve bahçeleri ile mısır, pamuk ve ayçiçeği gibi yazlık kültür
bitkilerinde yoğun bir istilaya neden olmuştur. Çiftçilerin, glyphosate ve bazı
ALS (asetolaktat sentaz) grubu herbisitlerin kullanımından sonra meyve
bahçelerinde ve mısır tarllarında bu yabancı otun kontrolüne ilişkin
şikayetleri olmuştur. Bu nedenle, bu çalışma, A. palmeri’nin glyphosate ve ALS inhibitörü herbisitlere karşı
olası herbisit dayanıklılık durumunun belirlenmesini amaçlamıştır. Akdeniz ve
Güneydoğu Anadolu Bölgesi mısır tarlalarında kontrol sorunlarının rapor edildiği beş
ilinden 36 populasyon toplanmıştır. Yapılan ilk çalışmalar sonucunda bu popülasyonlardan 21 dayanıklı veya duyarlı
olarak sınıflandırılmış ve bu populasyonların tohumları, F2 neslini elde etmek
için büyütülmüştür. Doz-etki denemelerinde ED50 değerlerine göre
SNU-04 ve ADN-21, glyphosate karşı en yüksek dayanıklılık indeksine sahip olup
7'den fazladır. ADN-21, OSM-15 ve DIR-09 biyotipleri en yüksek ED50
değerini kaydetmiştir. Nicosulfuron uygulamasından sonra dayanıklılık indeksi
9.21-10.35 olarak bulunmuştur. SNU-04, OSM-15 ve ADN-21 populasyonlarının ise
foramsulfuron + iodosulfuron metil-sodyum uygulamasından sonra en yüksek ED50
değerine sahip olduğu tespit edilmiştir. Glyphosate karşı dayanıklı gelişiminin
moleküler temeli olarak kabul edilen şüpheli vakalarda genomik
5-enolpiruvilşikimat-3-fosfat sentaz (EPSPS) kopya sayısında artış
gözlenmiştir. ALS geni için dizi hizalama sonuçları, ALS herbisitlerine karşı
hedef bölge dayanıklılığı ile ilişkili ilişkili Ala122Val ve Pro197Arg mutasyonları
bulunmuştur.